30 Haziran 2010 Çarşamba

Aykut Kocaman Niye Vardı?


Aykut Kocaman-Daum polemiği sportif direktörlük kavramını ülke futboluna yerleştirecek modernizasyona sahip olamadığımızın birinci elden kanıtıydı. Kitapçıkta ''transferin rotasını çizer, takım içi dengeleri gözetir, gidene gelene onay verir, kamp yerlerini ve sürecini belirler, kulübün tüm sportif faaliyetleri ondan sorulur vb.'' yazsa da batının yeniliklerini çarpık çarpık uygulayan, sentez mahsuru bu bünyeler teknik direktör üstü bir ara pozisyonu kaldıramadı. İhtiyaç var mıydı? Vardı, o ayrıca tartışılır. Kocaman başından beri ''Ya Daum giderse...''li senaryolara müteakip bir emniyet sübabıydı. En azından algı öyle oluştu ve Daum'un tazminat olayını büyümeden halleden yönetim 1 sene öncesinden hazırda tuttuğu B planını devreye sokup öz evladını o koltuğa oturttu.


Aykut Kocaman'ı severim. Sicili temiz, ahlaklı, bu camianın evladıdır. Daum'a söz geçiremeyişi kendisinin kimlik ve profil ağırlığından öte ülkenin sportif direktörlüğe yabancılığıyla alakalı. Sportif direktör derken başkanın istediği an kapının önüne koyamayacağı, teknik direktörün işine son verilme olayında fikir/irade sahibi adamlardan bahsediyoruz. Düşünsenize; Kocaman'ın üstlerine Daum'un gitmesi yönünde rapor sunduğunu! Bu topraklarda var mıdır mümkünü? Yok. Ben, Ünal Karaman'ın benzer biçimde Trabzon'da örneklendirildiği bu yapay kurumsallaşma hareketlerinin kalıcı olacağına, emsal teşkil edeceğine yahut kimilerinin iddia ettiği gibi devrim niteliği taşıyacağına hiçbir zaman inanmadım ve Aykut Hoca'nın göreve getiriliş biçimine baktığımda maalesef yanılmadığımı görüyorum.


Belki Daum'un sezon ortasında gönderilme ihtimaline karşı ''hem yapıyı iyi biliyor, hem de kriz anında daha kısa ve etkili bir çözüm metodu bulamayabiliriz'' denerekten günü kurtarma adına B planının parçası oldu. Belki de bulunduğu mevkide pişmesi, bu sayede takımı daha iyi tanıması sağlanarak hazır şekilde Fenerbahçe'nin teknik direktörü olması beklendi, bilinmez. Zira iki senaryo da sportif direktörlük olayının fasulyeden olduğunun ıspatı. Şimdi sorulması gereken soru; Aykut Hoca'dan sonra aynı göreve biri getirilecek mi? Kocaman'ın geçtiğimiz yıl camiadaki varlığını ve misyonunu açık edecek en genel geçer soru bu olacaktır.   

Hiç yorum yok: