11 Ekim 2010 Pazartesi

Laf-ü Güzaf #2


Hıncal Uluç: "Hiddink'e Fatih Terim'in 10 misli para veriyoruz. Niye veriyoruz? Ondan bir şey istiyoruz, yoksa niye verelim? Ne istiyoruz? Birincisi kısa vadede Avrupa Şampiyonası'na götürmesi için. Bunu başaramıyorsa; bize ilerisi için bir yeni takım yapması için. En azından 2014 Dünya Kupası finallerine gidelim. Bu 2 hedeften biri yoksa Hiddink'e verilen paraya günahtır. Bunun adı bir adamı milletin parasıyla zengin etmektir. Mahmut özgener'e soruyorum; Hiddink'e yılda 11 milyon euro verirken, ondan ne talep ettin?"

Milli Takımla henüz 3 resmi maça çıkmış bir teknik direktöre bu tarz eleştiriyi Hıncal Uluç'tan başkası yapamazdı.

Mustafa Doğan: ''Almanya öyle bir takım ki; hücum oynasan arkada bıraktığın boşlukları değerlendirirler, savunma oynasan mutlaka bir açığını yakalarlar. Böyle rakibe karşı yapacağınız pek bir şey yok.''  

Hadi Sergen'in futbolculuk geçmişi, sivri dili bir şekilde reyting getiriyor, anlıyorum. Ama Mustafa Doğan'ın Ntvspor'daki varlığını henüz çözemedim. Ne saha içine dair dişe dokunur bir yorum ne o ekrana yakışır bir diksiyon. Savunma da yapsan hücum da yapsan yenileceksin diyor. O zaman hiç çıkmayalım Almanya'nın karşısına. Hükmen yenilelim. Nasılsa o da 3-0. En azından boşa efor sarfetmemiş oluruz, değil mi?

Sergen Yalçın: ''Bu kadroyla çıktıktan sonra kenarda Hiddink değil Hasan da olsa Maurinyo da olsa kaybedersin.''

''Milli takımın tekniğe, taktiğe de ihtiyacı var ama biz yüreğimizle oynarız. Hiç birşey yapamazsan 'Ya herro ya merro' dersin Çanakkale Geçilmez'i oynarsın.''

Yorumsuz :)


Hiç yorum yok: